GEBELİK DÖNEMİNDE BESLENME
‘Artık iki kişilik yemek yemeliyim’ dönemi”
Gebelik dönemi aslında bir kadının başına gelebilecek en özel ve en önemli zamanlardır. İlk gebelik öğrenildiğinde akla ilk düşen soru ise ‘BEN NE YEMELİYİM’ sorusu. ARTIK SEN İKİ CANLISIN sözünün devamında ya da öncesinde gelecek her şeye hazırlıklı olmak için bilinçli beslenmek çok önemli.
Gebelikte döneminde beslenme anne ve çocuğun sağlığını etkileyen önemli etkenlerden biri. Bebek anne karnında beslenirken annenin kaynaklarını kullanır. Bu nedenle gebelikte doğru beslenme hem bebeğin iyi gelişmesi hem de annenin sağlığı açısından hayati önem taşır.
Gebe kadın gebeliği süresince;
- Kendi fizyolojik gereksinmelerini (enerji ve besin öğelerini) karşılamak,
- Vücudundaki depolarını (besin öğeleri yedeğini) dengede tutmak,
- Anne karnındaki bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesini sağlamak,
- Emzirmeye hazırlık için salgılanacak sütün enerji ve besin öğelerini karşılamak için
YETERLİ VE DENGELİ BESLENMELİDİR.
Gebelik süresince annenin yetersiz ve dengesiz beslenmesi ile bebekte oluşabilecek sorunlar:
- Zamanından önce, erken doğum (prematüre)
- Düşük doğum ağırlıklı bebek (doğum ağırlığı 2500g’ın altında olanlar)
- Bedensel ve zihinsel gelişimi yetersiz bebek doğumları
- Ölü doğumlar
Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu oluşabilecek bu sorunlar; 18 yaş altında ve 35 yaş üstündeki kadınlarda, sık aralıklarla (2 yıldan az) gebe kalan ve çoğul gebeliği (ikiz, üçüz) olan kadınlarda daha fazla görülmektedir.
Gebelikte ne kadar kilo almalıyız?
Gebelikte önerilen kilo alımı gebeliğe başlangıç ağırlığına göre belirlenir. Vücut kitle indeksiniz (kilo/boyun karesi (kg/m2)) 18’in altında ise düşük, 18-25 arasında ise normal, 25-30 arasında hafif kilolu, 30 ve üstü obez olarak sınıflandırılır. Normal kilolularda 12–16 kg, gebelik öncesi kilosu düşük alanlarda 12–18 kg, gebelik öncesi kilosu fazla alanlarda 7–11 kg’ dır.
Önerilen aylık kilo alımı gebeliğin ilk yarısında ayda 1 kg, 20. haftadan sonra ise ayda 2 kg veya haftada 0,5 kg’ dır.Bu sınırlarda kilo alanlarda gebeliğe bağlı problemler azalmaktadır. Fazla kilo alımı olanlarda sezaryen olasılığı da %20–30 oranında artmaktadır.
GEBELİKTE EN ÇOK KARŞIMIZA ÇIKAN SORUN
SABAH BULANTILARI
Daha çok gebeliğin ilk üç ayında görülen bulantılar, hormonal değişikliklerin, özellikle östrojen düzeylerindeki artış ile ortaya çıkmaktadır. Bazı gebeler için sabah bulantıları geçici iken bazıları için bu durum sürekli olabimektedir. Gebe kadınlarda ağırlık ve su/elektrolit kaybına (dehidratasyon) neden olabilecek düzeyde ağır mide bulantısı/aşırı kusma görülebilir. Beslenmenizde yapacağınız küçük değişikliklerle bulantılarınızı hafifletebilirsiniz:
- Gebe kadınların koku alma duyuları çok hassas olduğu için, normal zamanda kötü olmayan kokular bu dönemde rahatsız edici olabilir. Bu yüzden yemek kokularının yoğun olduğu ortamlarda bulunulmamalı. Fazla baharatlı besinlerden ve mide bulantınıza neden olan diğer kokulardan kaçınılmalı.
- Sabah yataktan kalkmadan önce; kraker, sade kızarmış ekmek gibi katı besinler tüketilmeli. Bu yolla sindirim süreci başlayarak, mide asit düzeyi azaltılabilir.
- Midenizin boş kalmasını engellemek için; gün boyunca azar azar ve sık aralıklarla besin tüketilmeli.
- İçecekleri öğünler ile birlikte değil öğün aralarında tüketilmeli.
- Öğünlerinizi yavaş tüketiniz.
- Sade makarna, kraker, patates, pirinç, meyve ve sebze gibi kolay sindirilebilir karbonhidratlar tercih edilmeli.
- Kızartma ve diğer yağ içeriği yüksek besin tüketimi sınırlandırılmalı.
Gebelikte En Önemli Vitamin Ve Mineraller
- Demir: Anne ve bebekte kan yapımı için gereklidir, ayrıca kasların yapısında ve enzim sistemlerinde yer alan yaşamsal bir mineraldir. Gebelikte artan demir ihtiyacı karşılanmadığında demir eksikliği anemisi ortaya çıkar. Bu, gebelikte en sık görülen anemi çeşididir. Artan demir ihtiyacını karşılamaya yiyecekler yetmez, bu nedenle demir içeren ilaçlar kullanılmalıdır. Hamileliğin son dönemlerinde kansızlık riski arttığından, ilk dönemlerden itibaren uygun miktarlarda demir takviyesi önerilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü(WHO), hamilelik döneminde 60 mg demirin yeterli olduğunu belirtmektedir.
- Kalsiyum: Kemiklerin ana yapısında bulunan ve onların güçlü kalmasını sağlayan mineraldir. Gebe kadınların günlük kalsiyum ihtiyacı 1000-1300 mg, adolesan gebelerin gereksinimi ise günlük 1300 mg’dır. 240 gram (büyük su bardağı) süt veya yoğurt günlük yaklaşık 300 mg kalsiyum sağlar. Süt ve süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller iyi bir kalsiyum kaynağıdır.
- Folik Asit: Suda çözünen B grubu vitaminlerdendir. Folik asit, hücre yapı taşlarının ve dokularının oluşumunda etkilidir. Özellikle hücre bölünmesinde ve hücrenin genetik yapısının oluşmasında önemli rol oynar. Bu nedenle gebeliğin erken evrelerinde, bebeğin merkezî sinir sisteminin gelişimi için mutlaka gerekli olan bir maddedir. Embriyo, gebeliğin 2. ve 12. haftaları arasında yeterli folik asit alamazsa beyin ve omurilik ile ilgili anormallikler (nöral tüp defektleri) başta olmak üzere doğumsal gelişim bozukluklarının görülme riski artar.